Bu kitap, yazarın Doğu Türkistan’da bizzat yaşadıklarını, şahit olduklarını ve düşündüklerini kaydettiği bir seyahatname ve tanıklık notlarıdır. Yazarın temel hedefi, Çin'in dezenformasyonu nedeniyle hak ettiği ilgiyi göremeyen, Müslüman Uygurların karşı karşıya bulunduğu dramı ve gerçekliği anlaşılır bir biçimde aktarmaktır. İkinci olarak, bu metinle gelecekteki nesillere bugüne dair bir kanıt ve kayıt bırakmayı amaçlar. Son olarak, eserde Doğu Türkistan havzasının coğrafi, tarihi ve kültürel derinliğine mütevazı bir katkıda bulunularak, okuyucunun bölgeyi Türkiye'den bakınca fark edemediği yönleriyle görmesi hedeflenmektedir.