Bütün şehir halkı, Halley kuyruklu yıldızının Dünya'ya çarpacağı söylentisiyle büyük bir korku ve panik içindeyken, Batı bilimine meraklı ve varlıklı bir aydın olan İrfan Galip bu hurafelerle kendi çapında eğlenmektedir. İrfan Galip, bir yandan çevresindekilere ilmin ışığında yıldızı açıklamaya çalışırken, diğer yandan da tam aradığı özelliklere sahip olduğunu düşündüğü, kendisine mektuplar yollayan gizemli bir afet peşine düşer. Roman, İrfan Galip'in bu gizemli kadını bulma çabası ile yıldız korkusuyla yayılan dedikoduları harmanlayarak, hurafe ve cehalete karşı aydınlanmanın mücadelesini alaycı ve muzip bir üslupla işler. Eser, dönemin sosyo-kültürel manzarasını gerçekçi biçimde yansıtan kıymetli bir klasiktir.